BÖLÜM 1 RAPORUN KAPSAMIBu rapor, Otoyol Sanayi A.S.’nin 2000 yılının Ocak – Aralık ayları arasında meydana gelen ve çalışanı çalışmaktan alıkoyan ( iş kaybı yaratan ) iş kazaları ile bu kazaların fabrikaya yansıyan direkt ve endirekt maliyetlerin bir kısmını kapsamaktadır.Rapor revire gelmeyen veya rapor tutulmayan yani kayda girmeyen iş kazalarını kapsamamaktadır. Rapordaki istatistiki veriler, Otoyol Adapazarı fabrikasında 2000 yılı başından itibaren uygulamaya alınmaya çalışılan Otoyol İş Kazalarını ve Viziteye Çıkılan Hastalıkları Raporlama Prosedürü gereği; ilk bölümü fabrika sağlık birimi, ikinci bölümü ise işçi sağlığı ve iş güvenliği birimi tarafından doldurulan İş Kazaları Raporu ve atölye yöneticileri tarafından tutulan Birim İş Kazalarını Bildirim Formu ile Viziteye Çıkılan Hastalıklara İlişkin Rapor’ larından düzenlenmiştir. Karşılaştırmalar ise Sosyal Sigortalar Kurumu İstatistik Yıllıklarından ve MESS 1999 İş Kazaları ve Meslek Hastalıkları İstatistikleri’nden alınan verilerle yapılmıştır. RAPORUN AMACI İnsanların var oluşundan beri yeni yerler keşfetmek ve tanımak amacıyla bir yerden başka bir yere ulaşma iç güdüsü, çağımızda büyük kentlerdeki rant getirici özelliğininde eklenmesiyle hızla gelişen ulaşım araçlarının üretiminin otomotiv sektörüne önem kazandırdığı herkes tarafından bilinmektedir. Hızla yükselen bu önem nedeniyle otomotiv sektörüde diğer sektörlerdeki gelişmelere paralel olarak gelişip değişime uğramıştır. Serbest piyasa ekonomisi, hızlı sanayileşme ve makineleşmenin doğal sonucu olan gelişmiş araç üretimi ile birlikte daha önce karşılaşılmayan riskleri de beraberinde getirmiştir.Bu gün bu risklerin kötü örneklerini ülkemizde görmek mümkündür. Özellikle inşaat iş kolundan sonra metalden eşya imali sanayi başta olmak üzere sanayide, ulaşımda, tarım işlerinde ve akla gelebilecek her kesimde meydana gelen kazaların hangi boyutlarda olduğu ülkemiz ve dünya istatistiklerine baktığımızda görülmektedir.(Bknz.Tablo 1 ) İş yerlerinde iş kazaları istatistiklerinin tutulması, iş kazaları analizlerinin kapsamlı ve düzenli bir biçimde yapılması ile iş kazaları gelişmiş ülkelerde en aza indirilebilmektedir. Gelişmiş ülkelere göre iş kazası ve sakat sayısının çok olduğu, ortalama olarak çalışma saatlerinin her iki saatinde bir işçinin geçirdiği kaza sonucu hayatını yitirdiği ülkemizde ise; iş kazaları istatistiklerine ülkemiz iş yerlerinde gereken önemin verilmediği görülmektedir. Ülkemizde sadece istatistik bilgilerin yetersiz oluşu bir yana, meydana gelen iş kazalarının azalmasında başarılı olunamamasının nedenleri; çalışanların bu konuda eğitimsiz ve bilinçsiz olmalarından, işlerin ucuz işçilik uğruna kalifiye olmayan taşeronlara yaptırılmasından kaynaklanmaktadır. Tablo.1 – İş Kazalarının İş Kollarına Göre Dağılımı Kaynak: SSK 1997 İstatistik Yıllığı – Yayın No.607Otomotiv iş kolunun olumsuz bir başka özelliği de, yapılmakta olan işin ağır ve tehlikeli işler sınıfına girmesinden ötürü bir iş kazası olduğunda önemli derecede hasar oluşmasıdır. İş kazaları insan hayatına verdiği maddi zararlarının yanında, hem çalışanlara hemde işletmelere dolayısıyla ulusal ekenomiye ( topluma ) da önemli ölçüde maddi bir zarar ve yük getirmektedir. Meydana gelen bir iş kazasında; Çalışan kaza sonrası acı duyabilir, sakat kalabilir hatta yaşamını yitirebilir. Kaza sakatlık ile sonuçlanmışsa öncelikle maddi ve manevi açıdan büyük acı ve kayba uğramıştır. İşveren, öncelikle çalıştırdığı birinin kazaya uğradığını görmenin büyük üzüntüsünü duyar. Bu üzüntüsü aslında kendisinin işveren olmasından değil insan olmasından kaynaklanmaktadır. Bunun yanısıra, meydana gelen iş kazaları işin akışını durdurarak üretim temposunu yavaşlatır. Kaza sonucu iş yerindeki hammadde, malzeme ve ekipmanlara zarar verildiği gibi birlikte çalışanlarında iş verimini azaltır. Bundan dolayı iş yerinde üretim ve verimlilik kaybı oluşur; kazadan sonra işin yeniden düzene girmesi için geçen süre içerisinde üretim durur yada aksar. Tüm bu olumsuzlukların yanında işveren, sigorta kollarından iş kazası ve meslek hastalıkları pirimini, işçinin katkısı olmadan tümünü kendisi ödediği halde iş kazası olduğunda kusur işveren de ise SSK tarafından rücu yoluyla yapılan giderler ile bağlanan aylıkların peşin değerlerinin parasal karşılığını tazminat olarak ödemektedir. Bununla beraber diğer bir yükümlülük olarak kazaya uğrayan işçinin veya yakınlarının Borçlar Kanunu hükümlerine bağlı olarak talep ettikleri tazminatlara da muhatap olmaktadır. Bu güne kadar yapılan araştırmalarda iş kazalarından doğan maliyetlerin iki ana grupta toplandığı görülmektedir. Bunlardan birisi direkt (dolaysız) maliyet, diğeri endirekt (dolaylı) maliyet olarak ifade edilmektedir. Bazı incelemelerde, direkt maliyet deyimi yerine görünür maliyet ve sigortalanmış maliyet terimi, endirekt maliyet deyimi yerine görünmez maliyet ve sigortalanmamış maliyet terimi kullanılmaktadır. Yapılan hesaplamalarda endirekt maliyetler; direkt maliyetlerin 1 ile 20 katı arası olduğu ortaya çıkmıştır. Uluslararası kabul edilen ölçü ise, bu konularda ilk araştırmayı yapan dünyaca ünlü araştırmacı Amerikalı uzman W.HEINRICH kazaların endirekt maliyetlerinin, direkt maliyetin en az dört en çok altı katı olduğu şeklindeki iddiasına yer verildiği ve bir çok araştırmacının da bu iddiayı kabul ettikleri görülmektedir. Direkt maliyetin dört katı olduğu ifade edilen endirekt maliyetler; kaza yapan işçinin işyerinde neden olduğu iş süresi kaybı, (Görevli personelin harcadığı süreler, yanında çalışan iş arkadaşlarının zaman kayıpları ve ilk yardım için revir ve/veya hastahanede harcadıkları süreler), hasarlanan malzemenin onarımı için harcanan süreler, açılan davalar nedeniyle harcanan süreler vb. kayıp sürelerin parasal karşılıkları ile yasal ödemeler, gecikme cezaları, idari para cezaları, çalışanların yeniden eğitilmesi için ödenen ücret gibi giderler olarak sıralayabiliriz. Sonuç olarak; iş güvenliğine verilen önem, her şeyden önce insan hayatına verilen değerin bir ölçüsü olduğu gibi , iş kazaları ile meslek hastalıklarının işletmelere yüklediği doğrudan maliyetini de düşürerek işletme karını büyüttüğü bir gerçektir. Dolayısıyla, konunun öneminin benimsenmesi ve işverenlerde ve işyerinde çalışan işçilerde iş güvenliği bilincinin oluşturulması bir zorunluluktur. Bu bilincin oluşması öncelikle etkin bir eğitimin gerçekleştirilmesi ve işletmenin kendi profilini görmesi için istatistik verileri ile mümkündür.
BÖLÜM 2 İNCELEME SONUÇLARIOtoyol Sanayi A.S. Arifiye fabrikasında; 2000 yılının iş kazaları istatistikleri Ocak – Aralık aylarını kapsamaktadır. İş kazalarında küçük yada büyük ayırımı yapılmaksızın her türlü zaman kaybına ve maddi kayıba neden olan 251 adet İş Kazası İnceleme Rapor’larından analiz yapılarak aşağıdaki tablolar düzenlenmiştir. Yapılan analizlere revire gelmeyen ya da raporlanmayan iş kazaları dahil edilmemiştir. İncelemesi yapılan bir yıllık dönemde fabrikada 3,183,011 adamsaat çalışma yapılmış, ayda ortalama 1347 işçi çalıştırılmıştır. Bu dönem içerisinde toplam 251 adet iş kazası meydana gelmiştir. Bu kazalar nedeniyle 2000 yılında iş günü kaybı 1273 gün olmuştur. Revire gelen toplam 251 adet iş kazasından 73’ü tedaviyi müteakip işbaşı yapmıştır. İş kazası nedeniyle kayıp iş günü olan 1273 günün %99’u ( 1261 gün ) hastaneden alınan istirahatlerdir. ( Bknz: Tablo.2 ) Tablo.2 – İş Kazaları ve Hastalık Nedeniyle Revire Başvuru Kayıtları
Tablo.3 – Aylara Bağlı Olarak Kaza Sıklık ve Kaza Ağırlık Oranları Çalışılan toplam iş saati ve işçi sayısı dikkate alındığında kaza sıklık oranının ortalama 79, kaza ağırlık oranının ise 0.4 olduğu görülmektedir. ( Bknz: Tablo.3 ) Bu değerler revire gelen ve iş kazası raporu tutulan bütün iş kazalarına aittir.Aslında doğru olanın bütün iş kazalarının değerlendirilmesi gerektiğidir. Fakat bu değerlerin anlamlı hale gelebilmesi için ancak bir başka araştırmayla karşılaştırma yapılması gerekmektedir. Bundan dolayı MESS’de uygulanan şekliyle; kayıp iş gününün hesaplanmasında, iş kazasına uğrayan kişinin olay günü ve/veya ertesi gün istirahat alıp 3. gün işbaşı yapması halinde ilk iki iş günü dikkate alınmamaktadır.Ancak 3. İş günü ve sonrasında istirahat sona ererek işbaşı yapılmışsa kayıp iş günü sayısı, kazanın olduğu gün de dahil edilerek işe başlanılan güne kadar geçen iş günü olarak dikkate alınmaktadır. Kaza Sıklık Oranı: Meydana gelen kaza sayısı ile çalışma saatleri arasındaki bağıntıyı gösteren bir tanımdır. Bir milyon saatte meydana gelen kaza sayısıdır. KSO = (Kaza Sayısı*1000000) / (Çalışma Saatleri Toplamı)Kaza Ağırlık Oranı: İş kazası nedeniyle kaybolan zamanın çalışılan zamanla bağıntısını gösteren bir ölçümdür. Her bin saat başına kaybedilen zamanı gösterir. KAO = (Kayıp İş Günü*1000) / (Çalışma Saatleri Toplamı) Kaza sıklığının gelişimine;
Gibi nedenler etkili olmaktadır. Tablo. 4 - Otoyol Sanayi A.S. 3.İş Günü ve Sonrasında İşbaşı Yapılması Durumunda Oluşan Oranlar
Yukarıdaki tarife bağlı kalarak meydana gelen, kaza sıklık ve kaza ağırlık oranları ( Tablo. 4 )’de gösterilmiştir.Tablo. 5’de ise; MESS İş Kazaları ve Meslek Hastalıkları İstatistikleri – 1999 yılı sonuçlarından alınan verilerle MESS üye ortalaması, SSK istatistikleri ile 6 AB (Avrupa Birliği) üyesi ülkenin ortalamasıyla Otoyol 2000 yılı karşılaştırılmıştır. Tablo.5 – Kaza Sıklık ve Ağırlık Oranlarının Karşılaştırılması
Kaynak: MESS İş Kazaları ve Meslek Hastalıkları İstatistikleri - 1999 Tablo. 5’den
de görüleceği üzere; SSK istatistiklerine göre hesaplanan Türkiye
genelindeki kaza sıklık oranı, Otoyol, MESS ve AB ortalamasından düşüktür.
Diğer yandan, Türkiye genelindeki kaza ağırlık oranı ise hem
Otoyol ve MESS’ten hem de AB ortalamasından daha fazladır. Tablo.6 - Otoyol Sanayi A.S.’de Kaza Sıklık ve Ağırlık Oranlarının Geçmiş Yıllarla Karşılaştırılması
1996 yılından itibaren kaza sıklık ve kaza ağırlık oranlarının düşme eğiliminde olması ancak 2000 yılında bu değerlerin 1998 yılına göre yüksek olması ilgi çekicidir.( Tablo.6 ) Bu yükselişin en büyük nedeninin büyük bir felaket yaşayan insanların günlük yaşantılarında vurdum duymaz davranmalarından kaynaklanabileceği gibi çalışmayla ilgili bir çok nedeni de olabilir. Bu etkenler 3.Bölümde ( İş Kazalarının Analizi) ele alınacaktır. Tablo.7 - Otoyol Sanayi A.S.’de Kaza Maliyetlerinin Yıllara Göre Karşılaştırılması
2000 Yılı Ocak – Aralık döneminde meydana gelen iş kazaları nedeniyle kayıp edilen iş günleri dolayısıyla direkt maliyetlerin geçen senelerle karşılaştırılması ( Tablo.7 )'de gösterilmiştir.2000 yılı maliyetlerinde revire başvurusu yapılan 251 iş kazasıda değerlendirilmiştir. Tablodanda görüldüğü gibi 1998 yılında iş kazaları maliyeti 29.000 USD iken, 2000 yılında maliyetler 61.270 USD olarak bulunmuştur. Kaza maliyetlerinin hesaplanmasında, kaza nedeniyle ilk yardımın yapıldığı revirde geçen süre, sağlık kuruluşundan alınan istirahat süresi, revire ve/veya sağlık kuruluşuna gidiş geliş süreleri, kaza anında diğer çalışanların gerek olaya müdahale gerekse konuşma ve buna benzer nedenlerle geçen süre, beyaz yakalıların olaya yardım veya yetkililere yaptıkları açıklama nedeniyle ilgili geçen süre ile ilave giderler göz önüne alınmıştır. Bu veriler fabrikada kullanılmakta olan iş kazaları inceleme formlarından yararlanılarak alınmıştır. Ayrıca bir işçinin işverene ortalama maliyeti olan giydirilmiş işçilik ücretleri de Muhasebe Bölümünden alınmıştır. İş güvenliği literatürüne göre, işyerlerinde meydana gelen iş kazalarının gerçek maliyeti; direkt maliyet ile endirekt maliyetlerinin toplamıdır. Kazaların direkt maliyetlerinin hesaplanmasında; kaza nedeniyle ilk yardımın yapıldığı revirde geçen süre, revirden veya sağlık kuruluşlarından alınan istirahat süresi, buralara gidiş geliş sürelerinin toplamı ile ilave giderler göz önüne alınmaktadır. Endirekt maliyetlerde ise; kazalanan işçinin o işyerinde neden olduğu diğer işçilere ait iş kaybı ( ilk yardım için revirde veya hastanede harcadıkları süreler, yetkili personellerin ve yanında çalışan iş arkadaşlarının zaman kaybı ), malzeme hasar bedelleri, yasal ödemeler, gecikme cezaları, idari para cezaları, çalışanları yeniden eğitme bedeli, açılan davalar nedeniyle harcanan giderler, ödenen tazminatlar v.b. giderler göz önüne alınmaktadır. Yapılan araştırma çalışmalarında endirekt maliyetler, direkt maliyetlerin 1 ila 20 katı olduğu ortaya çıkmıştır.Uluslararası kabul edilen ölçü ise, bu konuda ilk araştırmayı yapan araştırmacı Amerikalı uzman W. HEINRICH’in kabulüdür. Bu kabulde kazaların endirekt maliyetlerinin, direkt maliyetin en az dört en çok altı katı olduğu şeklindeki iddiaya yer verilmiştir ve bir çok araştırmacının da bu iddiayı kabul ettiği görülmektedir. Fabrikada devreye koyulmaya çalışılan iş kazalarını inceleme formları direkt ve endirekt maliyetleri kapsamalarına rağmen; gerek birimlerden gelen formlardaki veriler gerekse bazı kazalarda revirde harcanan sürelerin sağlıklı girilememesinden dolayı endirekt maliyetleri direkt maliyetlerin iki katı olarak kabul etmek gerekmektedir. Bu durumda 2000 yılı içinde meydana gelen bir iş kazasının direkt maliyeti; Toplam maliyet / kaza sayısı = 61270 / 251 = 244 USD*/Adet Kaza endirekt maliyeti ise; 244 USD/Adet * 2 = 488 USD/Adet Gerçek kaza maliyeti ise; 244 + 488 = 732 USD/Adet olduğu ortaya çıkmaktadır. Buradan; Toplam maliyetin 251*732= 183,732 USD olduğu ortaya çıkar. (*) 2000 yılı ortalama dolar kuru 627,192 TL. alınmıştır. BÖLÜM 3
Fabrikada toplanan istatistiki verilerin ışığı altında iş kazaları değerlendirildiğinde; İş kazaları geçirenlerin yaşı, öğrenim durumu, medeni durumu, kazayı geçirdikleri günler ve saatleri, meydana gelen kazaların tipleri, yaralanma türleri, vücutlarında etkilendikleri yerler, kazaya neden olan etkenler ve kazayı geçirdikleri aylar ayrı ayrı irdelenmiştir. Ayrıca, yaş grupları ve öğrenim durumlarına göre iş kazası sayıları, işçiliklere ve vücutta etkilendikleri yerlere göre kaza sayıları, vücutta etkilendikleri yerlere göre maliyet ve kaza sayıları, kıdeme ve kaza saatine bağlı olarak kaza sayıları, medeni durumlarına göre kaza sayısı ve oluşan maliyetler, medeni durumlarına ve kaza günlerine bağlı olarak iş kazası sayıları, kıdeme bağlı olarak kaza sayısı ve oluşan maliyetler, kaza tiplerine göre maliyet merkezlerine düşen iş kazası maliyetleri ve maliyet merkezlerine düşen iş kazaları toplam maliyetleri de çapraz olarak ele alınmıştır. - İŞ KAZASI GEÇİRENLERİN YAŞLARI İş kazası geçirenlerin çoğunluğunun ( 134 adet ) 25 – 39 yaş grubunda ve ikinci sırada da ( 95 adet ) 18 – 24 yaş grubunda olduğu Grafik.1’de görülmektedir. Fabrika çalışanlarının yaş gruplarına bakıldığında %62 nüfusa sahip olan 25 – 39 yaş grubu birinci sırada gelmekte, %21 ile de ikinci sırada 18 – 24 yaş grubu takip etmektedir. Dolayısıyla çıkan sonuçlar anlamlı bulunmuştur. Grafik.1 – Yaş gruplarına göre kazalanma oranları ve kaza sayıları. - YAŞ GRUPLARI VE ÖĞRENİM DURUMLARINA GÖRE KAZA SAYILARI Grafik.2’dende görüldüğü gibi 18 – 24 yaş grubuna dahil olan meslek lisesi mezunlarının en fazla iş kazası yaptığı, bunu 25 – 39 yaş grubunda bulunan yine meslek lisesi, ilkokul ve ortaokul mezunları takip etmektedir. Fabrika çalışanlarının yaş grupları ve öğretim grupları, nispeten daha fazla iş kazası geçiren gruplarda çoğunluk gösterdiği için veriler anlamlı olarak tespit edilmiştir. Grafik.2 – Yaş grupları ve öğrenim durumlarına göre kaza sayıları - İŞ KAZASI GEÇİRENLERİN MEDENİ DURUMLARI İnsanların sosyal hayatlarının işlerini dolayısıyla iş kazası risklerini etkilediği bilindiğine göre iş kazası yapanların medeni durumlarıyla ilişkisine bakıldığında; çoğunluğunun ( 102 adedinin ) %40.6’ sının bekar olduğu ikinci sırada ise ( 77 adedinin ) %30.7’sinin evli 2 ve daha fazla çocukluların olduğu belirlenmiştir. ( Bknz. Grafik.3 ) Grafik.3 – Medeni durumlarına göre kazalanma oranları ve kaza sayıları. Grafik.4’de ise medeni durumlarına ve kaza sayılarına göre oluşan maliyetler değerlendirilmiştir. Grafikten de çıkartılacağı gibi; bekar kazalıların kişi başına düşen maliyeti 154 USD, evli ve çocuksuz olan kazalıların kişi başına düşen maliyeti 323 USD, evli ve 1 çocuklu olanların kişi başına düşen maliyeti 316 USD, evli 2 ve daha fazla çocuklu kazalıların kişi başına düşen iş kazası maliyeti 293 USD olmuştur.(Bknz.Grafik.4 ) Grafik.4 – Medeni durumlarına göre kaza sayıları ve oluşan maliyetler. Grafik.5 – Medeni durumlarına ve kaza günlerine göre kaza sayıları. Grafik.5’de ise medeni durumlarına göre kaza sayılarının durumuna bakıldığında; bütün medeni durumlardaki kazalıların Çarşamba günü daha fazla kaza yapmaları dikkat çekicidir. Ayrıca bekarların Cuma ve Pazartesi günleri diğer gruplara oranla daha fazla kaza yaptıkları tespit edilmiştir. - KAZA GEÇİRENLERİN ÖĞRENİM DURUMLARI Kaza geçiren çalışanların %51’İ ( 128 adedi ) Endüstri Meslek Lisesi mezunu, %19.5’I ilkokul mezunudur.Kaza geçirenler içinde bu iki grubun yüksek olması istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur.(Bknz.Grafik.6) Çünkü 2000 yılı çalışan nüfusu içerisinde Endüstri Meslek Lisesi mezunlarının oranı %54, ilkokul mezunlarının oranı %31dir. Grafik.6 – Öğrenim durumlarına göre kazalanma oranları ve kaza sayıları. - İŞ KAZALARININ MEYDANA GELDİĞİ SAATLERE GÖRE DAĞILIMI Meydana gelen iş kazalarının hangi saatlerde daha fazla olduğu incelendiğinde; kazaların yaklaşık %62’sinin yemek paydosuna yakın saatlerde oluştuğu tespit edilmektedir.(Bknz.Grafik.7) Yemek saatine doğru çalışanlarda acıkma hissi ve yemekten sonrada vücut fonksiyonlarının yavaşlama eğiliminde olması kaza riskinin arttığını göstermektedir. Grafik.7 – İş kazası saatlerine göre kazalanma oranları ve kaza sayıları. Grafik.8 – Kıdeme ve kaza saatine göre kaza sayıları. Grafik.8’de kıdeme bağlı olarak kaza yapma saatlerine bakıldığında, 1-5 ay arasında çalışanlar arasında her saatte kaza yapma ihtimalleri olduğu,5 yıl ve üstü çalışanlarda ise ilk saatlerin daha tehlikeli olduğu görülmektedir. Grafik.9 – Kıdeme göre kaza sayıları ve maliyetler. Kıdeme bağlı olarak oluşan maliyetlere bakıldığında; 51 kaza ve 18710 USD ile 10-19 arasında çalışanlar ilk sırayı almaktadır. Bu grupta kaza başına düşen ortalama maliyet 367 USD dir. İkinci sırada ise 81 kaza ve 15215 USD maliyet ile 1-5 aylar arasında çalışanlar bulunmaktadır.Bu grupta ise kaza başına oluşan maliyet 188 USD olarak tespit edilmiştir.(Bknz. Grafik.9) - İŞ KAZALARININ MEYDANA GELDİKLERİ GÜNLERE GÖRE DAĞILIMI Kaza geçiren çalışanların kaza geçirdikleri günlere göre dağılımı; toplam 251 iş kazasının ( %23.1 ) 58 kaza haftanın üçüncü günü olan Çarşamba günü, ( %17.9 ) 45 kaza Perşembe günü ve ( %17.5 ) 44 kaza Salı günü meydana geldiği görülmüştür.(Bknz.Grafik.10) Grafik.10 – Kaza günlerine göre kazalanma oranları ve kaza sayıları. - KAZALARIN AYLARA GÖRE DAĞILIMI 2000 yılı içerisinde meydana gelen iş kazalarının; Mayıs ayından itibaren yükselişe geçtiği görülmektedir.Bunun sebebi 2000 yılı Mayıs ayı itibariyle geçici süreli statüyle işçi alımına başlanmış olması, uzun ve hızlı çalışma zamanlarının başlamış olması düşüncesini doğurmaktadır. Ayrıca sırasıyla Ekim ( %15.5 ), Ağustos ( %13.9 ), Eylül ( %12.7 ) (Bknz.Grafik.11) en yüksek seviyede seyretmesinin nedenide üretimin artması ve tecrübesiz çalışanların bu tempoya ayak uyduramaması olarak tespit edilmektedir. Grafik.11 – Aylara göre kazalanma oranları ve kaza sayıları. - İŞ KAZALARININ KAZA TİPLERİNE GÖRE DAĞILIMI İş kazalarının meydana geliş tiplerine göre dağılımında en fazla iş kazasının %23.5’I çalışırken fırlayan yada uçuşan malzemeler ( Örn. Göze çapak veya toz kaçması ) yüzünden, %12.7’si bir şeye çarpma ile yaralanma ve %12’si sürtünme etkisiyle kesilme meydana gelmesi gibi nedenlerle oluştuğu tespit edilmiştir.(Bknz.Grafik.12) Diğerleri denilen grubun içinde; aynı seviyeden düşme, zorlanma, kimyasal maddeye maruz kalma gibi 9 adet kaza tipi mevcuttur. Grafik.12 – Kaza tiplerine göre kazalanma oranları ve kaza tipleri. - KAZALANANLARIN VÜCUTTA ETKİLENEN KISIMLARINA GÖRE DAĞILIMI Meydana gelen iş kazalarından dolayı vücutta etkilenen kısımlar incelendiğinde; en fazla %26.7’si gözlerinden, %17.9’u parmaklarından, %9.6’sı kollarından ve %8.4’ü ellerinden hasarlanmışlardır.(Bknz.Grafik.13) Burada dikkati çeken en önemli bulgu; gözün korunması ( yada bu tür olaylara sebebiyet veren işlerin göz korunmasına daha fazla denetlenmesi ), kol-bilek-el-parmakların yaklaşık aynı grup olduğu düşünülerek ve yaklaşık benzer olaylarla etkilenmesinden ötürü bu organlarında iyi korunması sonucu büyük çoğunluktaki kazalar önlenmiş olacaktır. Diğer denilen gruba bel,sırt,göğüs ve kalça gibi 13 adet vücutta etkilenen kısım girmektedir. Grafik.13 – Vücutta etkilenen yerlere göre kazalanma oranları ve kaza sayıları. İŞ KAZALARININ YARALANMA TÜRLERİNE GÖRE DAĞILIMI Meydana gelen iş kazalarının %28.3’ü uzuvlarda kesik, %27.1’I göze çapak kaçma veya gözde oluşan geçici olarak görme bozukluğu ve %16.7 side ezilme sonucu yaralanma oluştuğu tespit edilmiştir.(Bknz.Grafik.14) Grafik.14 – Yaralanma türlerine göre kazalanma oranları ve kaza sayıları. - KAZA GEÇİRENLERİN KAZA YAPMA NEDENLERİNE GÖRE DAĞILIMI İş kazalarının esas nedenlerinin başında %28.8
ile kişisel koruyucu kullanmamak gelmektedir.Daha sonra sırasıyla,
%17.6 ile yaptığı işi bilmeme, %8.8 ile dikkatsizlik ve uygun kişisel
koruyucu kullanmama ve yorgunluk – uykusuzluk gelmektedir.(Bknz.Grafik15)İş
kazalarının en çoğunun kişisel koruyucu kullanmamaktan meydana
gelmesi denetim ve eğitimin eksik olmasından kaynaklandığını düşündürmektedir.Dikkatsizlik
ve yorgunluk – uykusuzluk nedenleriyle yapılan kazaların meydana
gelme sebebininde; fabrikada pazar günü dahil olmak üzere çok uzun süre
fazla mesaili çalışılmasından ötürü çalışanların yorgun düşmelerinden
kaynaklanmasıdır. Grafik.15 – Kaza yapma nedenlerine göre kazalanma oranları ve kaza sayıları. - İŞÇİLİKLERE VE VÜCUTTA ETKİLENEN YERLERE GÖRE İŞ KAZALARININ DAĞILIMI Grafik.16‘da en fazla kaza yapan 7 işçilik ele alınmıştır. Bu grafikten yola çıkılarak; Montaj işçiliği yapanların kaza yapmaları durumunda, gözden yaralanma ihtimalleri %29, parmaktan yaralanmaları ihtimali %25, kafatasından yaralanmaları ihtimalide %10 dolaylarındadır. Dolayısıyla montaj işçileri çalışırken en çok gözlerini, parmaklarını ve kafalarını korumak zorundadırlar. Kaynak işçiliği yapanların kaza yapmaları durumunda; gözden yaralanmaları ihtimalleri %42, parmak %19, elden yaralanma ihtimalleride %11 civarındadır. Kaynak işçileride çalışırken en fazla gözlerini, parmaklarını ve ellerini korumak durumundadırlar. Seri üretim tezgah işçiliği yapanlar en fazla gözlerini, parmaklarını ve kol ile ayaklarını korumak zorundadırlar. Boya işçiliği yapanlar ise gözlerini, ayaklarını ve bacaklarını kollamak durumundalar.(Bknz.Grafik16) Grafik.16 – İşçiliklere göre vücutta etkilenen yerler ve kaza sayıları. - VÜCUTTA ETKİLENEN YERLERE GÖRE KAZA SAYISI VE MALİYETLERİ Vücutta etkilenen yerlere göre maliyetlere bakıldığında; parmaklarda oluşan kaza sayısının ( 45 adet ) fazla olmasıyla birlikte kaybedilen maliyetinde yüksek olduğu ( 7,619,266,000 TL; yaklaşık 12,148USD ) görülmektedir. Daha sonra sırasıyla ( 17 adet ) oluşan maliyet 7,343,345,000TL yaklaşık 11,708USD olduğu,kollarda meydana gelen 24 adet kazada 6,192,111,889TL yaklaşık 9873USD olduğu belirlenmiştir.(Bknz.Grafik.17) Grafik.17 – Vücutta etkilenen yerlere göre kaza sayıları ve düşen maliyetleri. - MALİYET MERKEZLERİNDE OLUŞAN İŞ KAZASI MALİYETLERİ İş kazalarının toplam maliyetlerine baktığımızda ( Bknz.Grafik.19 ); 9493 USD ile Otobüs Trim Hattı ilk sırada, 4590 USD ile Karkas Çatım Hattı ikinci sırada ve bunları 4258 USD ile Pres Hattı, 3283 USD maliyetle Otobüs Mühendislik Birimi takip etmektedir. Diğerleri diye adlandırılan gruba 31 adet maliyet merkezleri dahil edilmiştir.Bu grupta bulunan maliyet merkezlerinin iş kazalarına düşen meliyetleri diğerlerine göre daha düşük olduğu için bir grup altında ele alınmıştır.(Bknz.Grafik.18) Grafik.18 – Maliyet merkezlerine düşen toplam iş kazası maliyetleri. (*) 2000 yılı ortalama dolar kuru 627,192 TL alınmıştır. Yukarıdaki grafiklerden ortaya çıktığı ve genellikle de bilindiği üzere, genç, eğitimsiz, çalıştığı işi, iş yerini tanımayan ve işe yeni başlayan çalışanların kaza riski en yüksek kişiler olduğu görülmektedir. Fakat kıdem sürelerinin uzun olanların, kendine aşırı güven duygusundan ve bundan dolayı iş güvenliğini önemsemelerinden kaynaklanan iş kazalarının daha büyük, daha ağır kazalar olduğu da bilinen bir gerçektir. (Bknz.Grafik.9) Bu grupta bulunan çalışanlara bu rapordaki kaza sayıları ve maliyetleri atölye yöneticileri tarafından anlatılarak bilinçlendirilmeleri yoluna gidilmelidir. Kazaların 3. ve 5. çalışma saatleri arasında yoğunlaşması, çalışanların açlık hissinden ve ağır yemek çeşitleriyle yoğurt ayran gibi uyku getirici gıdaların sebebiyet verebileceği düşünülebilir. Bu konuda yemek üretim firmasının kalori hesaplarını yaparak daha hafif yemek çeşitlerinin seçilmesi fakat bunu yaparken çalışanlaın gıdalarının kesilmemesi gerektiği ortaya çıkmaktadır. Ayrıca atölye yöneticilerinin denetimlerini bu saatlerde biraz daha dikkatli yapmaları durumunda iş kazalarının %62’lik kısmı kontrol edilmiş olacaktır. Kazaların özellikle Ağustos,Eylül,Ekim döneminde yoğunlaşması, geçen sene üretimin bu aylarda üretimin en üst seviyelere çıkması,Pazar dahil mesaili çalışılması, yeni alınan çalışanların ( 1-5 aylık kıdeme sahip olanlar) bu tempoya alışkın olmaması olarak gözükmektedir. Çünkü çoğu okullarından yeni mezun olmuş bu yaş grubundaki çalışanların işi ve iş yerini bilmediği veya tanımadığı ve mesaili çalışmaktan dolayıda çok daha fazla yorularak iş kazalarına meyilli oldukları tespit edilmiştir. Fabrikada oluşan iş kazalarının nedenlerinin arasında ilk başta kişisel koruyucu ekipman kullanmamak gelmektedir. Kişisel koruyucu ekipman kullanımının yaygınlaştırılmasının en önemli etkeni denetim ve eğitimdir. Özellikle atölye yöneticilerinin denetimlerini artırmaları yanında koruyucu ekipman kullanma bilincinin oluşması yönünde iş başı eğitimlerine önem vermek zorundadırlar. Bunun oluşturulması durumunda iş kazalarının %60’lık bölümü önlenebilir olacaktır. Yukarıda sayılan bütün etkenlerin yanında iş güvenliği bilincinin yerleşiminde çok etkili olduğu bilinen ödül ve ceza yönetmeliğinin fabrikada mutlaka aktif hale gelmesi ve bunu tüm kademedeki yöneticilerin uygulaması/uygulatması gerekmektedir. - İŞ KAZALARININ ÖNLENMESİNE YÖNELİK ÖNERİLER 1 – Fabrikada ( Montaj ve Kaynak atölyeleri ) en fazla gözle ilgili iş kazaları meydana gelmiştir. Dolayısıyla gözlük kullanımının denetlenmesi, kullanılan gözlüğün amacına yönelik iş görmemesi halinde uygun olanının çalışana verilmesi gerekmektedir. 2 – Yapılan iş bir platform üzerinde yapılıyor ise ( Montaj, Kaynak ve Boya atölyeleri ), platforma çıkış ve iniş merdivenleri olmalı ve çalışanın sağlığını tehlikeye atmayacak eğimde, genişlikte ve korkuluklu yapılmış olmalıdır. Ayrıca çalışan platform etrafındada en az 90cm yüksekliğinde korkuluk çevrilmiş olmalıdır. 3 – Fabrikada düşmelere karşı her türlü çalışma zemini temiz ve engelsiz olarak bulundurulmalıdır. Çalışma zeminlerinde malzeme ve malzeme artığı bulundurulmamalı, kaymaya neden olacak maddelerin zemin üzerine dökülmesi engellenmelidir. 4 – Özellikle montaj atölyeleri başta olmak üzere başın korunmasına yönelik koruyucu malzeme kullandırılması başlatılmalı ve yaygınlaştırılmalıdır. 5 – Forklift ve el forkliftlerini yetki belgesi olmayanlar kullanmamalı ve araç üzerine operatöründen başkası bindirilmemelidir. El forkliftlerine malzeme dökülmesin diye insan bindirilmesi engellenmeli, malzemenin dökülmemesi için başka yöntem bulma yoluna gidilmelidir. 6 – El ve parmak kesilmelerine karşı mutlaka amacına uygun eldivenler seçilerek kullandırılması sağlanmalı ve yaygınlaştırılmalıdır. 7 – Kaynak atölyelerinde çalışanların gözlerini korumaya yönelik kaynak maskelerini kullanabilmeleri için uygun kaynak maskeleri kullandırılmalı veya uygun çalışma ortamı sağlanmalıdır. 8 – Kaynak atölyelerinde özellikle taşlama istasyonlarındaki araçlar arasına diğer istasyonda çalışanları etkilememesi için bölücü perde veya benzeri sistemin geliştirilmesi gerekmektedir. 9 – Çalışma ortamının iyi derecede temizlenmesi ve özellikle boyahane kabinlerinde ısı ve nem oranını ayarlamaya yönelik sistemlerin geliştirilmesi gerekmektedir. İÇİNDEKİLER: - RAPORUN KAPSAMI * - RAPORUN VERİLERİ * - RAPORUN AMACI * - İNCELEME SONUÇLARI * - İŞ KAZALARININ MALİYETİ * - İŞ KAZASI GEÇİRENLERİN YAŞLARI * - YAŞ GRUPLARI VE ÖĞRENİM DURUMLARINA GÖRE KAZA SAYILARI * - İŞ KAZASI GEÇİRENLERİN MEDENİ DURUMLARI * - KAZA GEÇİRENLERİN ÖĞRENİM DURUMLARI * - İŞ KAZALARININ MEYDANA GELDİĞİ SAATLERE GÖRE DAĞILIMI * - İŞ KAZALARININ MEYDANA GELDİKLERİ GÜNLERE GÖRE DAĞILIMI * - KAZALARIN AYLARA GÖRE DAĞILIMI * - İŞ KAZALARININ KAZA TİPLERİNE GÖRE DAĞILIMI * - KAZALANANLARIN VÜCUTTA ETKİLENEN KISIMLARINA GÖRE DAĞILIMI * - İŞ KAZALARININ YARALANMA TÜRLERİNE GÖRE DAĞILIMI * - KAZA GEÇİRENLERİN KAZA YAPMA NEDENLERİNE GÖRE DAĞILIMI * - VÜCUTTA ETKİLENEN YERLERE GÖRE KAZA SAYISI VE MALİYETLERİ * - MALİYET MERKEZLERİNDE OLUŞAN İŞ KAZASI MALİYETLERİ * - İŞ KAZALARININ ÖNLENMESİNE YÖNELİK ÖNERİLER * |